Herkese Yeni Bir Yazı Serisinden Merhabalar!
26 Mayıs 2024, Pazar 16:19Herkese yeni bir yazı serisinden merhabalar. Markalar dünyasındaki yeni yolculuğumuz marka konumlandırma, sloganlar ve hikayeleri olacak. İlk durağımız Nike ve başarılı bir marka konumlandırma nasıl yapılır, konumlandırma ve slogan ilişkisi olurken, slogan hikayelerine ve reklam kampanyalarına da değineceğim.
Bu yazı serisine dünyanın en ikonik spor ürünleri markalarından biri olan Nike ile başlamak isteyişim herkesin aşina olduğu bir konumlandırma örneği oluşu. Yazı içerisinde Nike’ın meşhur amblemi swoosh ve just do it ilişkisi, Michael Jordan’ın "Just Do It" kampanyası için hazırlanan “Failure” afişi gibi öykülere de yer vermek istiyorum…
Herkese keyifli okumalar.
Nike, spor giyim ve ayakkabı endüstrisinde öncü bir marka olarak bilinir. Ancak, Nike'ın marka konumlandırması sadece ürünlerinin kalitesi ve şıklığıyla değil, aynı zamanda güçlü bir marka kimliği ve etkileyici bir pazarlama stratejisiyle de ilişkili olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Markanın temelini oluşturan unsurlardan biri de bu yazının ana başlıklarından "Just Do It" sloganı.
Nike, sporcuların ve spor yapmayı sevenlerin performansını en üst düzeye çıkarmalarına yardımcı olmayı amaçlayan bir marka olarak konumlandırıldı. Markanın amacı, insanları harekete geçirerek, hedeflerine ulaşmalarını teşvik etmek ve onları ileriye taşımak. Bu nedenle, Nike ürünleri genellikle performans, yenilik ve ilham verme özellikleriyle öne çıkar. Bu da markanın konumlandırmasının aslında beslendiği yer diyebiliriz. Volvo örneğinde de olduğu gibi doğru marka konumlandırması ile tüm süreci başarı ile hikayelendirebilirsiniz. Mesela Volvo markası temelde güven üzerine konumlandırılmış bir markadır. Bu konumlandırma aracın tampon darbe emiciliğinden çelik bariyerlerine tüm güvenlik donanımlarına yansıtılarak güven veren bir sürüş deneyimi vaad eder. Ve pazarlama iletişimi çalışmaları da bu hassasiyetler ile yapılır. Aracın girdiği testleri başarı ile geçmesi tüm dünyada viral olarak ağızdan ağıza yayılır ve bu güveni pekiştiren bir iletişim deneyimi olarak ortaya çıkar. Keza reklamlarında da temel içgörü güven üzerine kuruludur Volvo markasının.
Nike'ın marka konumlandırmasının merkezinde ise, bildiğiniz üzere "Just Do It" sloganı yer alıyor. Bu slogan, insanlara cesaretlendirici bir mesaj iletmekte ve onları harekete geçirmek için oluşturulmuş ve kullanılır. "Just Do It" başarının sadece harekete geçmekle mümkün olduğunu vurgular ve tüketicilere kendilerine güvenmelerini, sınırları zorlamalarını ve hayallerine doğru ilerlemelerini teşvik eder basitçe.
Reklam dünyasında "Just Do It" sloganı, Nike'ın marka imajını güçlendirmeye ve tüketicilere ilham vermeye yönelik etkili bir araç olarak kabul edilir. Slogan, Nike'ı sadece bir spor giyim markası olmaktan çıkarıp, bir yaşam tarzı ve tutku sembolü haline getirmiştir. Ayrıca, sloganın evrenselliği ve zaman içindeki sürekli kullanımı, Nike'ın marka tanınırlığını artırmış ve tüketiciler arasında güçlü bir bağ oluşturmuştur. Hatta ben şahsen halı saha maçlarında (biraz kilom var ama tekniğim fena sayılmaz) kendime yap işte/just do it diyerek nike’ın sloganı ile motive ederken sloganın insightının da ne kadar doğru planlandığını hissederim.
Nike, insanları harekete geçirme ve onlara ilham verme misyonunu "Just Do It" sloganıyla mükemmel bir şekilde iletmekte ve marka imajını güçlendirmekte. Bu nedenle, Nike'ın başarısı sadece ürün kalitesi değil, aynı zamanda güçlü bir marka kimliği ve etkileyici bir pazarlama stratejisiyle de ilişkili olduğunu hep hatırlamak lazım.
Biraz da geçmişe dönerek devam edelim. 1988 yılında, Nike'ın reklam ajansı Wieden+Kennedy, markayı rekabette öne çıkarmak ve tüketicilere güçlü bir mesaj iletmek için yeni bir kampanya oluşturmaya karar verdi. Bu kampanyanın temeli, Nike'ın özgüven, kararlılık ve başarıya giden yolda engelleri aşma felsefesi üzerine inşa edildi. Türkiye’de yapılan adaptasyon olsun/olmasın tüm nike reklamlarında da bu felsefe devam ediyor. Türkiye ajansları (hala çalışıyorlar mı bilmiyorum) Plasenta da bu konumlandırma üzerinden yola devam ediyor. Ya da devam etmek zorunda diyebilirim.
Sloganın Nike'ın kurucusu Phil Knight'ın düşüncelerinden ilham aldığını biliyoruz. Sporun zorluklarla başa çıkmak, sınırları zorlamak ve cesaretli olmakla ilişkilendirilmesi gerektiğine inanıyordu Phil Knight. Bu felsefe, "Just Do It" sloganının özünde yatan kaynaktı aslında.
Bu slogan üzerine reklam filmlerinin çekileceğini belki patron biliyordu ama belgeseller çekileceğini tahmin etmiyordur diye düşünüyorum. Nike milyarlarca dolarlık ticari karşılık sağlayan bir sloganın yayılma hikayesine örnek nadir markalardan biridir bence. Hatta yeri gelmişken yine slogan ve viral etki üzerinden Michael Jordan’lı Failure kampanyası ile sizi biraz daha geçmişe götürmek istiyorum. Michael Jordan, Nike'ın "Just Do It" kampanyası için çekilen efsanevi bir afişte yer aldı. Afiş, Jordan'ın bir basketbol topunu tutarken çekilmiş siyah beyaz bir fotoğrafını içeriyor. Üstünde büyük harflerle "FAILURE" (Başarısızlık) yazan bir metin bulunuyor. Altında ise daha küçük harflerle şu cümle yer alıyor: "I've missed more than 9000 shots in my career. I've lost almost 300 games. 26 times, I've been trusted to take the game winning shot and missed. I've failed over and over and over again in my life. And that is why I succeed."
Kariyerim boyunca 9000'den fazla şutu kaçırdım. Neredeyse 300 oyun kaybettim. 26 kez, maçı kazandıran şutu atmam konusunda bana güvenildi ve kaçırdım. Hayatım boyunca defalarca başarısız oldum. İşte bu yüzden başarılı oluyorum."
Bu afiş, Michael Jordan'ın hayatında karşılaştığı zorluklara ve başarısızlıklara dikkat çekiyordu. Jordan, kariyeri boyunca birçok kez başarısızlıkla karşılaşmıştır; ancak bu başarısızlıklar, onun asla pes etmemesine ve her seferinde daha da güçlenerek tekrar denemesine neden olmuştur. Afiş, "Just Do It" sloganının temel felsefesini vurgulayarak, başarının sadece denemekten ve pes etmemekten geçtiğini vurguluyor.
Bu afiş, Nike'ın "Just Do It" kampanyasının en etkileyici ve ikonik örneklerinden biri olarak kabul edilir hala. Michael Jordan'ın hikayesi ve bu hikayenin yansıması olan bu afiş, tüketicilere ilham verirken, Nike'ın marka imajını güçlendirmeye ve "Just Do It" sloganının evrenselliğini vurgulamaya yardımcı oldukça yardımcı olmuştur. Benim halı saha örneğimde de olduğu gibi yapmak için harekete geçmek gerekir.
"Just Do It" sloganı, yıllar içinde Nike'ın çeşitli pazarlama kampanyalarında kullanılmaya devam etti ve hala markanın en tanınmış öğelerinden biri olarak kabul ediliyor. Slogan, Nike'ın spor dünyasındaki lider konumunu pekiştirmeye ve tüketicilere ilham vermeye devam ederken, siz markanızı nasıl konumlandırmayı düşünüyorsunuz? Belki de en can alıcı soru şu: markamı ben konumlandıramazsam tüketiciler nasıl konumlandırır/konumlandırsın?
Bir sonra ki yazımızda tekrar görüşmek dileğiyle,
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.