Türk-İş, Ağustos 2024 Açlık ve Yoksulluk Sınırı Araştırmasını Açıkladı.

Türk-İş Konfederasyonu, 2024 Ağustos ayı için yaptığı açlık ve yoksulluk sınırı araştırmasının sonuçlarını açıkladı. Araştırmaya göre, dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması, yani açlık sınırı 19.271 TL’ye yükseldi. Gıda harcamalarına ek olarak giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim ve sağlık gibi zorunlu ihtiyaçları kapsayan yoksulluk sınırı ise 62.772 TL’ye ulaştı. Ayrıca, bekâr bir çalışanın aylık yaşama maliyeti 24.962 TL olarak hesaplandı.

Gıda Fiyatlarındaki Artışlar Devam Ediyor

Türk-İş’in raporu, yılın ilk sekiz ayında temel gıda ürünlerinde yaşanan fiyat artışlarına da dikkat çekti. Yeşil mercimek %20.59, kırmızı mercimek %24.03, kuru fasulye %12.06, nohut %20.54 ve pirinç %16.74 oranında zamlandı. Süt ürünlerinde de dikkat çekici artışlar yaşandı; peynir %26.53, yoğurt %24.98 oranında yükseldi. Et ve yağ ürünlerinde ise dana eti %27.42, kuzu eti %36.99, tereyağı %21.52 oranında artış gösterdi. Ayrıca siyah zeytin %24.14, bal %23.35 ve pekmez %24.01 oranında zamlandı.

Mutfak Enflasyonu ve Gıda Harcamaları

Açıklanan verilere göre, Türkiye’de mutfak enflasyonu aylık %0.19, yıllık %57.99, on iki aylık ortalama ise %77.66 olarak hesaplandı. Yılın ilk beş ayında 3.921 TL artış gösteren açlık sınırında, son üç ayda 292 TL’lik bir artış oldu. Türk-İş uzmanları, geçtiğimiz Temmuz ayına göre açlık sınırının 37 TL arttığını, son üç ayda temel gıda fiyatlarındaki artışların daha sınırlı olduğunu belirtti.

Temel İhtiyaçlar ve Ekonomik Zorluklar

Araştırma, dört kişilik bir ailenin yalnızca gıda harcamalarını karşılayabilmesi için aylık 19.271 TL’ye ihtiyaç duyduğunu ortaya koyarken, gıda ile birlikte zorunlu diğer tüm harcamaları karşılayabilmek için bu rakamın 62.772 TL’ye çıktığını vurguladı. Türk-İş, gıda harcamalarındaki artışın yavaşladığını, ancak diğer temel ihtiyaçlarda maliyetlerin hâlâ yüksek olduğunu ifade etti.

Sonuç olarak, Türkiye’de açlık ve yoksulluk sınırlarının giderek yükseldiği bu dönemde, hane halklarının geçim maliyetleri artmaya devam ediyor.