Kuraklık ve baraj doluluk oranlarındaki düşüş, komplo teorilerini yeniden gündeme taşıdı.

Chemtrail Teorisi Sosyal Medyada Alevlendi!

Kuraklık ve baraj doluluk oranlarındaki düşüş, komplo teorilerini yeniden gündeme taşıdı.

Türkiye 2025 yazında ciddi kuraklık sorunuyla karşı karşıya kaldı. Meteoroloji verilerine göre ülke genelinde yağışlar %71 azalırken, Marmara Bölgesi’nde bu oran %95’e kadar ulaştı. Baraj doluluk oranları İstanbul’da %44, Ankara’da %19, İzmir’de %6,71 ve Bursa’da %19 seviyelerine geriledi. Kritik düşüşler, sosyal medyada çeşitli tartışmaları beraberinde getirdi.

SOSYAL MEDYADA YENİDEN GÜNDEM OLDU

Kuraklık ve su krizinin gündeme gelmesiyle birlikte chemtrail teorisi sosyal medyada yoğun şekilde tartışılmaya başlandı. Kullanıcılar, uçakların gökyüzünde bıraktığı izlerin yağışları azalttığına ve kimyasal saçtığına dair iddialar paylaştı. Ancak uzmanlar bu tür iddiaların henüz bilimsel dayanaktan yoksun olduğunu ifade ediyor.

CHEMTRAIL TEORİSİ NEDİR?

“Chemtrail” (kimyasal iz) olarak bilinen komplo teorisi, ticari ya da askeri uçakların atmosferde bıraktığı yoğunlaşma izlerinin aslında kimyasal maddelerden oluştuğunu iddia ediyor. 

Teoriyi savunanlar, bu maddelerin yağış rejimini değiştirmek, iklimi kontrol etmek, tarım alanlarına zarar vermek veya toplum sağlığını etkilemek amacıyla kullanıldığını öne sürüyor.

Uzmanlar ise ikiye bölünmüş durumda bir kısmı teoriyi desteklerken bir kısmı bu iddiaları reddediyor. 

Reddeden uzmanlara göre uçakların arkasında görülen beyaz çizgiler, motorlardan çıkan su buharının yüksek irtifada düşük sıcaklıkla karşılaşması sonucu oluşan “contrail” (yoğunlaşma izi) adı verilen doğal fiziksel bir süreçtir. 

Savunan uzmanlara ise; yüksekten uçan uçakların semada uzun süre bıraktıkları izlerin gizli olarak planlanmış sinsi hedefler için kasten püskürtülen kimyevî veya biyolojik madde olduğunu idda ediyor.